Banyodaki işimi bitirip, yatağa
geri döndüm ve yanına uzandım. Yüzünü incelemeye başladım. Hayır, o yüzü ilk
defa görmüyordum elbette ama o kadar yakından ve gündüz gözüyle ilk kez
görüyordum. Sabahları daha yakışıklı olduğuna karar verdim. İtici geldi birden.
Aylardır sadece geceleri gördüğüm bir adamdı ve ben bir çirkinsever olarak, onu
çirkin olduğu için çekici bulmuştum. İyi, güzel, doğru olan her şeye karşı
geliştirmiş olduğum reddetme duygum ağır basmaya başladı ve hemen orayı terk
etmeye karar verdim. O uyanmadan yataktan çıkmak için dönüp, kalkmak üzereydim
ki kıpırdanmaya başladı. O kıpırdayınca, ben kendimi olduğum yere sabitledim;
yatakta oluşacak herhangi bir hareketlilik yüzünden tamamen uyanır da konuşmak
zorunda kalırız diye.
Gözlerini açmadan bana sarıldı ve
öpmeye başladı. Her ne kadar sabahın köründe gördüğüm güzel yüzü yüzünden hayal
kırıklığı yaşamış olsam da, güzel öptüğü için karşılık vermeye karar verdim.
Öperken bir yandan da saçlarımı okşuyordu. Başımın tepesinden başladı okşamaya ve
yavaş yavaş enseme doğru indi. Sonra biraz daha aşağıya indi, omuzlarımı
elledi. Sonra hızlı hızlı hareketler ederek kafamda, ensemde, omzumda bir
şeyler aramaya başladı. Ne aradığını bildiğim için dudaklarından uzaklaştım ve
gözlerini açması içimden beşe kadar saydım. “Beş” dediğim anda gözlerini
kocaman kocaman açtı. Hayretler içinde bana baktı. Aslında hayretten ziyade
merak, şaşkınlık, aptala dönmüşlük filan vardı sanırım gözlerinde. Aylardır
tavlamaya çalıştığı ve nihayet bir gece önce yatmayı başardığı kadınla, sabah
yatağında bulduğu kadının aynı kadın olmamasının verdiği doğal korku vardı
bakışlarında. Bir an için “Lan acaba ben gece eve iki kadınla geldim de, uzun
saçlı olan gitti, kısa saçlısı mı kaldı burada” der gibi de baktı sanırım.
Sanmam ve hatta eminim öyle baktığına çünkü içinde olduğu durum tam olarak
oydu.
Tıpkı dışarıdan bakıldığında
95’miş gibi görünen göğüslerimin, gece seviştiğimiz sırada push-up sütyenden
kurtuldukları için büyük bir kaypaklıkla 75-A’ya düşmeleri gibi bir durum yaşıyorduk.
Gece şaşırtmıştım onu sütyenimi çıkarttığım anda ama bu defa yaşattığım duygu;
korkuydu. Push- up sütyenlerden haberinin olmaması biraz tuhaftı lakin kısa
saçlı kadınların zaman zaman postiş taktıklarını bilmemesi normaldi aslında.
Uzun süren şaşkınlığının ardından
“Saçların?” diyebildi fısıltı gibi bir sesle.
“Çantamdalar” dedim ben de sanki
adam “Evin anahtarları nerde?” diye sormuş gibi.
“Nasıl yani?” dedi aynı
fısıltıyla. Aslında o an konuştuğumuz konu çantamdaki postişim olmasaydı,
akşamdan kalmış erkek fısıltısını çok seksi bulabilirdim ama işte mevzu,
kullanmadığım zamanlarda karton kutuda sakladığım çıtçıtlı takma saçlarım
olduğu için seks filan düşünecek halde değildim doğal olarak.
“Gece çok karışmışlar, çıtçıtlar
filan kaymış, ben de demin banyoda çıkarttım geldim. Bu arada takma
kirpiklerimi çıkartmak için de senin kreminden kullandım biraz. Kremsiz
çıkartınca kendi kirpiklerim de dökülüyor. E yanımda da kendi malzemelerim
olmadığı için aldım biraz kreminden” şeklinde bir açıklamalar silsilesi yaptım
ve böylece gece dalga dalga savrulan kirpiklerimin yerinde çipil çipil bakan,
seyrek kirpikli gözlerimin olduğuna da dikkat çektim itinayla.
“Ben seni ilk gördüğüm günden
beri saçlarına, kirpiklerine ve göğüslerine hayrandım” dedi mutsuz bir şekilde.
Sevmedim o ses tonunu. Mutsuz erkek sesi sevmem ben. Ayrıca aylarca benimle
sohbet etmek ayağına yatıp, göğüslerime bakması normalmiş de, benim
göğüslerimin sütyen mucize olması anormalmiş gibi bir tavır içinde oluşu da
hafif atarlanmama sebep oldu açıkçası ve “E ben de senin çirkin olduğunu
düşünüyordum ama gün ışığında hiç de çirkin değilmişsin. Ama ben bunu sorun
yapmıyorum farkındaysan” diye haklı bir tepki verdim.
Gözleri dudaklarıma kaydı o
sırada. Dudaklarıma çok güvenirim ben. Yine beni öpmek istiyor diye düşündüm
haliyle o kadar uzun bakınca ve “Dudağının üstünde uçuk mu çıkıyor” diye sorunca
biraz şaşırdım.
“Ne uçuğu be? Dolgulu dudakta
uçuk olmaz ki, ısırmışsındır gece” diye çemkirdim hemen ve dürüstlük haneme
giren 10 puan, imaj hanemden 1000 puan olarak geri çıktı aynı anda.
Sonra saçlarımı ve kirpiklerimi
çantama, dolgulu sütyenimi de göğüslerime yerleştirip evime döndüm. Yanından
ayrılmadan önce yanağına ufacık bir öpücük kondurdum. İrkildi. Sanırım beni çok
çekici bulduğu için ben dokununca irkiliyor refleks olarak.
10 gün oldu. Hala aramadı. İlk
hamleyi ben yapmak istemediğim için ben de aramıyorum ama mutlaka arayacak
biliyorum. Belki de işleri filan yoğundur. Ya da belki de hastadır. Bilmiyorum.
Ama aramaması için bir sebep bulamıyorum…
Mutlaka arayacak.
(*:IQ)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder