29 Nisan 2015 Çarşamba

90-60-90-45*


Banyodaki işimi bitirip, yatağa geri döndüm ve yanına uzandım. Yüzünü incelemeye başladım. Hayır, o yüzü ilk defa görmüyordum elbette ama o kadar yakından ve gündüz gözüyle ilk kez görüyordum. Sabahları daha yakışıklı olduğuna karar verdim. İtici geldi birden. Aylardır sadece geceleri gördüğüm bir adamdı ve ben bir çirkinsever olarak, onu çirkin olduğu için çekici bulmuştum. İyi, güzel, doğru olan her şeye karşı geliştirmiş olduğum reddetme duygum ağır basmaya başladı ve hemen orayı terk etmeye karar verdim. O uyanmadan yataktan çıkmak için dönüp, kalkmak üzereydim ki kıpırdanmaya başladı. O kıpırdayınca, ben kendimi olduğum yere sabitledim; yatakta oluşacak herhangi bir hareketlilik yüzünden tamamen uyanır da konuşmak zorunda kalırız diye.

Gözlerini açmadan bana sarıldı ve öpmeye başladı. Her ne kadar sabahın köründe gördüğüm güzel yüzü yüzünden hayal kırıklığı yaşamış olsam da, güzel öptüğü için karşılık vermeye karar verdim. Öperken bir yandan da saçlarımı okşuyordu. Başımın tepesinden başladı okşamaya ve yavaş yavaş enseme doğru indi. Sonra biraz daha aşağıya indi, omuzlarımı elledi. Sonra hızlı hızlı hareketler ederek kafamda, ensemde, omzumda bir şeyler aramaya başladı. Ne aradığını bildiğim için dudaklarından uzaklaştım ve gözlerini açması içimden beşe kadar saydım. “Beş” dediğim anda gözlerini kocaman kocaman açtı. Hayretler içinde bana baktı. Aslında hayretten ziyade merak, şaşkınlık, aptala dönmüşlük filan vardı sanırım gözlerinde. Aylardır tavlamaya çalıştığı ve nihayet bir gece önce yatmayı başardığı kadınla, sabah yatağında bulduğu kadının aynı kadın olmamasının verdiği doğal korku vardı bakışlarında. Bir an için “Lan acaba ben gece eve iki kadınla geldim de, uzun saçlı olan gitti, kısa saçlısı mı kaldı burada” der gibi de baktı sanırım. Sanmam ve hatta eminim öyle baktığına çünkü içinde olduğu durum tam olarak oydu.

Tıpkı dışarıdan bakıldığında 95’miş gibi görünen göğüslerimin, gece seviştiğimiz sırada push-up sütyenden kurtuldukları için büyük bir kaypaklıkla 75-A’ya düşmeleri gibi bir durum yaşıyorduk. Gece şaşırtmıştım onu sütyenimi çıkarttığım anda ama bu defa yaşattığım duygu; korkuydu. Push- up sütyenlerden haberinin olmaması biraz tuhaftı lakin kısa saçlı kadınların zaman zaman postiş taktıklarını bilmemesi normaldi aslında.

Uzun süren şaşkınlığının ardından “Saçların?” diyebildi fısıltı gibi bir sesle.

“Çantamdalar” dedim ben de sanki adam “Evin anahtarları nerde?” diye sormuş gibi.

“Nasıl yani?” dedi aynı fısıltıyla. Aslında o an konuştuğumuz konu çantamdaki postişim olmasaydı, akşamdan kalmış erkek fısıltısını çok seksi bulabilirdim ama işte mevzu, kullanmadığım zamanlarda karton kutuda sakladığım çıtçıtlı takma saçlarım olduğu için seks filan düşünecek halde değildim doğal olarak.

“Gece çok karışmışlar, çıtçıtlar filan kaymış, ben de demin banyoda çıkarttım geldim. Bu arada takma kirpiklerimi çıkartmak için de senin kreminden kullandım biraz. Kremsiz çıkartınca kendi kirpiklerim de dökülüyor. E yanımda da kendi malzemelerim olmadığı için aldım biraz kreminden” şeklinde bir açıklamalar silsilesi yaptım ve böylece gece dalga dalga savrulan kirpiklerimin yerinde çipil çipil bakan, seyrek kirpikli gözlerimin olduğuna da dikkat çektim itinayla.

“Ben seni ilk gördüğüm günden beri saçlarına, kirpiklerine ve göğüslerine hayrandım” dedi mutsuz bir şekilde. Sevmedim o ses tonunu. Mutsuz erkek sesi sevmem ben. Ayrıca aylarca benimle sohbet etmek ayağına yatıp, göğüslerime bakması normalmiş de, benim göğüslerimin sütyen mucize olması anormalmiş gibi bir tavır içinde oluşu da hafif atarlanmama sebep oldu açıkçası ve “E ben de senin çirkin olduğunu düşünüyordum ama gün ışığında hiç de çirkin değilmişsin. Ama ben bunu sorun yapmıyorum farkındaysan” diye haklı bir tepki verdim.

Gözleri dudaklarıma kaydı o sırada. Dudaklarıma çok güvenirim ben. Yine beni öpmek istiyor diye düşündüm haliyle o kadar uzun bakınca ve “Dudağının üstünde uçuk mu çıkıyor” diye sorunca biraz şaşırdım.

“Ne uçuğu be? Dolgulu dudakta uçuk olmaz ki, ısırmışsındır gece” diye çemkirdim hemen ve dürüstlük haneme giren 10 puan, imaj hanemden 1000 puan olarak geri çıktı aynı anda.

Sonra saçlarımı ve kirpiklerimi çantama, dolgulu sütyenimi de göğüslerime yerleştirip evime döndüm. Yanından ayrılmadan önce yanağına ufacık bir öpücük kondurdum. İrkildi. Sanırım beni çok çekici bulduğu için ben dokununca irkiliyor refleks olarak.

10 gün oldu. Hala aramadı. İlk hamleyi ben yapmak istemediğim için ben de aramıyorum ama mutlaka arayacak biliyorum. Belki de işleri filan yoğundur. Ya da belki de hastadır. Bilmiyorum. Ama aramaması için bir sebep bulamıyorum…

Mutlaka arayacak.

(*:IQ)
 

Hiç yorum yok: