7 Kasım 2010 Pazar

PAZAR TAKINTILARIM!

Pazar sabahları daha takıntılı uyanıyorum ben...

Her şeyi eleştiresim geliyor...
Aslında hep gözüme batanlara, pazar sabahları daha uyanır uyanmaz söylenmeye başlıyorum...
Asabi oluyorum şunları görünce:

■Sevgilisine ya da kocasına herkesin içinde ''yerim seni'' filan şeklinde cümleler kuran kadınlar! Yahu kocanla mı konuşuyorsun yoksa 3 yaşında bir çocukla mı? Ya da karşındaki sevgilin mi yoksa bakımını üstlendiğin bir moron mu? Daha da kötüsü evde beslediğin kedi yavrusu mu bu be?


■Pis insanlar! N'olur suya, sabuna dokunun ya! Ben mecbur değilim sosyal ortamlarda, orada burada saçınızdaki yağı görmeye ya da kokunuzu almaya! Özellikle kadınlar!!! Bir kadının pis olmak gibi hakkı yoktur!


■Tükürmeyin be sokağa! Pisler!?


■Ne olur her markanın sütyen ölçüsü aynı olsun! Birinde bilmem ne beden giyerken diğerinde tamamen farklı bir beden kullanmayalım. Alırken kafamız karışıyor!


■''Çok yorgunum'' filan şeklinde cümleler kurduğumda hemen ''sen mi, ben mi'' demeyin ya! ''ben de'' deseniz de yorgunluğunuzu ifade etmiş olursunuz.


■''HerkeZ'' değil ''HerkeS'' !


■Eğer bir taksiye binmeyi düşünüyorsam herhangi bir atraksiyon yaparım zaten ben. Ne bileyim elimi, kolumu filan oynatırım. ''Dur'' anlamına gelecek işaretler yaparım. Siz durmayın durup, dururken taksici biraderler! Heyecan yapmayın.


■Beğendiğim ayakkabıların benim giyeceğim numaralarını ben almadan tüketmeyin! Ya da o numaralar daha çok üretilsinler!


■Sosyal paylaşım sitelerine herkes(bakın gördünüz mü, ''herkes') sevgili bulmak için girmiyor! Sosyal paylaşım sitesinde diyalog kurduğunuz, listesine girdiğiniz her kadına ilişki kurabileceğiniz kadın gözüyle bakmayın! Ya bir okuyun önce o sayfada ne yapıldığını!


■Sosyal paylaşım sitesi demişken: sevgilinin kulağına ''seni seviyorum'' demek yeterlidir. Bunu sadece ikinizin bilmesi yeterlidir. Birbirinize sosyal paylaşım sitelerinde eşek gibi bağırarak, ''seni seviyorum aşkımmmmmm'' dediğiniz zaman bu gerçeğe dönüşmüyor. Sadece bir ikinci sayfa ünlüsüyle, eşlerinden birini izliyormuş hissi uyandırıyor insanlarda! Valla! Samimi olun, samimi. Şova dönüştüğünde aslında ne kadar yavan ve sahte olduğu ortaya çıkıyor. Normal konuşun eğer gerçek bir ilişkiniz varsa! İspat çabalarına, hırslanmaya filan gerek yok! Özel hayat: özeldir! Orada yazdığınız ''seni seviyorum''un tek anlamının ''bu insan bana ait, sahibi benim'' demek olduğunu biz biliyoruz ki zaten!


■Yerimizden kalkmaya takatimizin olmadığı zamanlarda, uzakta duran telefon çalmasın ne olur!


■Zaten okuduğum bir kitabı başka isim ve kapakla piyasaya tekrar sürmeyin. Boş bulunup alıyorum sonra çok sinirleniyorum. Valla!


■Sigorta şirketleri, bankalar, bilmem neler filan aramasın beni çok önemli bir telefon beklediğim sırada. Sonra anlatın yeni uygulamaya başladığınız zeka fışkıran projenizi. Hatta hiç anlatmayın, zaten işime yarayacak birşeyse ben duyarım! ya telefon bana ait özel bir olay zaten. Niye arıyorsunuz siz onu?


■Yemeklik domatesle kahvaltılık domatesin farkını anlatsın biri bana!


■Tanımadığınız insanlara ''sen'' diye hitap etmek biraz fazla olmuyor mu?


■Mağazalardaki satış sorumlusu arkadaşlar: ben sizin ''canınız'' değilim. Bana ''canım'' diye hitap etmeyin. Daha 3 dakika önce battal boy nevresim sorduğumda kısmen tanıştık sizinle!


■Kızartmalık patatesin diğerinden farkı ne? Hatta ''diğeri'' ne?


■Köşeye açılan köfteci iyi iş yapıyor diye hemen yanındaki dükkanı tutup, köfteci açmanın mantığının aslında sonsuz bir mantıksızlık olduğunu artık kabul edelim!


■Lokum seviyorum ben, özellikle çifte kavrulmuş.(bu cümlenin burada olmaması gerekiyordu)


■Sevgilimi de seviyorum. (bunun da burada olmaması gerekiyordu ve şimdi kendimle çeliştiğimi söyleyeceksiniz ama değil! Ben genel cümle kurdum. Sevgilimin duvarına gidip, oraya yazmadım mıç mıç mıç bir ifadeyle!)


■mıç mıç mıç: sümük kıvamında, yapış yapış demektir!


■Deli olduğumu bile bile bana normalmişim gibi davranmayın, deliriyorum öyle olunca!


■Evinizde beslediğiniz hayvanların pisliklerini benim bastığım sokaklardan kaldırın lütfen! hani çevre, hayvan hakları filan diye bağırıyorsunuz ya, bizim de yolda yürüyen çocuklarımızın o pisliklere basmamak ya da üstüne düşmemek gibi hakları var!


■Uçakta kapatın o lanet cep telefonlarınızı, ülke yönetmiyorsunuz sonuçta. ''Ben indim'' demek için terminal binasına girmeyi bekleyebilirsiniz!


Biraz çemkirince rahatladım. Haftaya kadar idare eder bu beni.

Neyse, iyi pazarlar herkes...